Türkiye deki ve Dünyadaki hayvancılıkla ve özellikle süt üretimi ile ilgili bilgilerin alfabesini ben Ömer beyden öğrenmeye başladım. Sabırla sorularıma cevap verirken kafamdaki kuşkuları gidermek amacıyla olayın tüm yönleri ile anlatır, anlatımında çözümleri kök sorunlarla birlikte ele alır ve çözümü mantıklı bir zemine oturtması beni çok etkilerdi. Kendisini ülkenin sorunlarına ve bu sorunlardan en önemlilerinden biri olan hayvancılıkta yaşayan problemlerin çözümlerine adamış, sektörün tüm katmanlarının sorunlarını ve işleyişini en iyi şekilde bilen, oluşturduğu çözümleri tüm katmanların ortak paydasını düşünerek geliştiren bir yapısı çözüme odaklanmış kişileri etkilerdi. Bu şanslı kişilerden biri olarak kendimi çok şanslı hissediyorum. Çocukları Sümer ve Başatın da dostum arkadaşım olması beni çok mutlu ediyor. Çünkü onlar Ömer Tömek in bilim meşalesini, sosyal ve ülke sevdalısı bakış açıları ile ileriye taşıyabildiklerini ispatladılar. Onlar iyi bir iş insanı olmanın yanında çok iyi birer evlat ve ülkenin düşünce gücüne itici güç olabilecek projelerin içindeler. Bizlerde onların paydaşı olmaktan büyük onur duyuyoruz. Ömer bey bugüne kadar yapılan ve bundan sonra yapılacak projelerle ruhu huzurlu bir şekilde bizleri izlemeye devam edecek diye düşünüyorum. Ömer Tömek benim hayvancılık ve tarımın sürdürülebilirliği kavramlarımın zihnimdeki mimarıdır. Bir ikileme düştüğümde sorup danışacağım akıl hocamdı. Onun söylemleri benim pusulamdı. Öyle vizyonerdi ki kendisi ile yaptığım 2-3 saatlik sohpetlerden sonra oluşturduğumuz çözümleri ve elde ettiğim bilgiyi sektörel toplantılarda dile getirdiğimde sunduğum çözümler yıllarca çıkış yolu olarak değerlendi. Ölüm haberi beni şaşkına çevirdi. Onun ölümü bir dostun kaybı değil benim için hayvancılık çözümlerinde pusulamı kaybetmiş olmanın dayanılmaz hüznü. Ne var ki bu hüznü bilgi birikimi ve yaşam felsefesi ile ilmek ilmek işlediği Sümer , Başat ve yüzlerce binlerce dokunduğu kalple birlikte hedeflerini gerçekleştirmeye devam edeceğimize inanmak acımızı biraz olsun hafifletiyor. Bana uzun uzun yazmak için fırsat verilmeseydi ve bir cümle yaz deselerdi, “O hayatını yaşadığı toplumu ileriye götürmeye adayarak mutlu şekilde yaşayan idolüm bir insandı” diye yazardım.